arkamikontrolet
New member
Özellikle polisiye sinemalarda sık sık bomba imha sahnelerine denk geliyoruz. Gerginliği ekran karşısındakilere rahatlıkla aktarabilen bu sahnelerin gerçeğine haberlerde de denk gelmiş olabilirsiniz. Standart olarak ekranda özel kıyafetiyle birlikte bomba imha uzmanını ve ondan muhakkak bir uzaklıkta yer alan başka emniyet güçlerini görürüz. Sinemalarda ise genelde bir bomba imha uzmanı, bir de onu uzaktan destekleyen öbür gorevliyi görürüz.
Bu şahısların orada tam olarak ne yaptığı ise birçok kişi tarafınca sıradan olarak görülür. Ne de olsa alt tarafı (!) bir kablo kesilecek o denli değil mi? Pekala hepsini bir anda kesmelerini engelleyen ne?
Maalesef işler pek de sinemalarda gördüğümüz üzere yürümüyor.
Bomba düzeneği kurma konusunda yaygın görülen prosedürler olsa da bir standart yoktur. Bu yüzden birbirinden garip düzeneklerin fotoğraflarını görmek mümkün. Biz sıradançe iki türlüsüne hâkimiz. Birisi, oyunlardan alışık olduğumuz, radyo sinyalleriyle uzaktan faal edilebilen patlayıcılarken başkası de devreye bağlı olan bir şalter ya da tuş sayesinde faal edilenler olarak karşımıza çıkıyor.
En hayli görüleni ortadan çıkaralım.
Askeri çatışmaların daha ağır olduğu doğu taraflarına baktığınızda çok amatör biçimde hazırlanmış sıradan düzenekler görürsünüz. Birçok bomba imha uzmanının da onayladığı üzere bu tıp düzeneklerde gücü kesmek aslında bombayı etkisiz hâle getirmeye yetiyor. Yani burada “kırmızı kablo mu, yoksa yeşil mi?” üzere bir karışıklık yaşanmıyor diyebiliriz. bir daha de askeri işçinin bu üzere konularda hiç bir vakit ezber üzerine hareket etmediğini belirtelim.
Geri sayım üzerine yahut mekanik bir sisteme bağlı olanların haricinde radyo sinyalleriyle faal edilenler de görülür. Bunlar için genelde bir telefonun kullanılması dikkat çeker.
Fakat bombalar her vakit bu biçimde olacak diye bir şey yok.
Testere sinemalarındaki birbirinden garip tuzakları ve bu tuzakları etkisiz hâle getiren birbirinden değişik (ve iğrenç) tahlilleri hatırlarsınız. Bomba düzeneklerinde de bu sinemada olduğu kadar olmasa da yaratıcı olmak mümkün. Ancak bahsetmiş olduğumiz doğu taraflarında olaylar inanılmaz bir süratle geliştiği için kimse oturup karışık devreler kurmaya uğraşmaz. Bu bağlamda sıradan devreler ortalıkta dolaşsa da sayılarının fazlalığı ve amatör biçimde yapılmaları işleri zorlaştırır.
sıradan devrelerde gücü kesmenin birden fazla vakit sıradançe bombayı imha edebileceğini söylemiş olduk. Pekala niye “hangi kablo güç kablosu?” diye düşünmek yerine hepsini kesmiyorlar?
Daha evvel de belirttiğimiz üzere, bomba üretiminde belirli bir standart yoktur. En sıradaninden muhakkak iki kimyasalı karıştırdığınızda da patlayıcı elde edebilirsiniz, birbirinden karışık devreleri patlayıcı oluşturmak üzere bir ortaya getirdiğinizde de.
Daha sıradan biçimde anlatalım. Biraz düşünelim…
Bomba imha uzmanı olarak nazaranv yapıyorsunuz. Karşılaştığınız her patlayıcıda güç kablosunun lacivert olduğunu fark ediyorsunuz ve bir süre -hiç bir emniyet gücü bu biçimde yapmasa da- bunu standart olarak görüyorsunuz.
Patlayıcıları üreten kişi bir gün gereç almak istediğinde görüyor ki renkli kablolardan kalmamış. Bu bağlamda bu imaj sizi karşılıyor:
Peki artık ne yapardınız? Mavi kablo artık ortada yok, zira kablonun renkli olup olmaması önemli değil. Kıymetli olan güç kablosunu bulmak ve ortamda tetikleyiciler var ise bunları etkisiz hâle getirmek. Bu bir telefon olabilir, mekanik olarak düzeneğe bağlı bir tel olabilir, yakınlarda birinin elinde olan bir kumanda da olabilir ve bu olasılıklar bu biçimde devam eder.
esasen bu yüzden hiç bir bomba nazaranvinde ezber üzerine gidilmez. Daha evvel ülkemizde vatandaşların belirli biçimlerde istemeden bomba imha ettiğini gördük ki bunun en garip olanı bombayı tekmeleyen kişiydi. Lakin patlayıcılar buna reaksiyon verecek biçimde de ayarlanabileceği için güldürünün akabinde felaket gelebileceğini unutmamak gerek.
Her kabloyu kesme konusuna bakacak olursak…
Sizinle birlikte epey sayıda kişi de olsa elektrik akımını aynı anda kesmek imkânsız diyebiliriz. Bunun için gereğince süratli olmak gerek ve kimse, bir bomba kelam konusu olduğunda fazlaca sayıda bireyle bu riski almak istemeyecektir. Bu yüzden her patlayıcı misyonunda takımlar aynı titizlikle ve profesyonellikle hareket eder. Buna ek olarak bir kablo haricinde öbürleri tetikleyici olarak ayarlanmış olabilir. Bu sebeple bomba imha sürecine başlamadan evvel bombanın kendisi olabildiğince derinlemesine tahlil edilir.
Eğer çözülemeyecek üzereyse de ortamın güvenliği sağlanır ve bunun akabinde patlayıcı, denetimli bir biçimde aktif edilir.
Sonuç olarak tüm kabloları kesmenin pek de işe yaramayacağını görmüş olduk. Bunun yanında kablo renginin bir şey söz etmediğini, bunun yalnızca bomba imha uzmanı ve konuştuğu misyonlu içindeki irtibat sırasında öne çıktığını gördük. Renkler olmasaydı “sağdaki, soldaki, üçüncü, ortadaki” üzere sayısız seçenek var olurdu. Tahminen de bilhassa dikkat alımlı renklerin kullanılması, sinemalardaki gerilimi öne çıkarıyordur. Sizin bu mevzudaki kanılarınız nedir? Yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
Bu şahısların orada tam olarak ne yaptığı ise birçok kişi tarafınca sıradan olarak görülür. Ne de olsa alt tarafı (!) bir kablo kesilecek o denli değil mi? Pekala hepsini bir anda kesmelerini engelleyen ne?
Maalesef işler pek de sinemalarda gördüğümüz üzere yürümüyor.
Bomba düzeneği kurma konusunda yaygın görülen prosedürler olsa da bir standart yoktur. Bu yüzden birbirinden garip düzeneklerin fotoğraflarını görmek mümkün. Biz sıradançe iki türlüsüne hâkimiz. Birisi, oyunlardan alışık olduğumuz, radyo sinyalleriyle uzaktan faal edilebilen patlayıcılarken başkası de devreye bağlı olan bir şalter ya da tuş sayesinde faal edilenler olarak karşımıza çıkıyor.
En hayli görüleni ortadan çıkaralım.
Askeri çatışmaların daha ağır olduğu doğu taraflarına baktığınızda çok amatör biçimde hazırlanmış sıradan düzenekler görürsünüz. Birçok bomba imha uzmanının da onayladığı üzere bu tıp düzeneklerde gücü kesmek aslında bombayı etkisiz hâle getirmeye yetiyor. Yani burada “kırmızı kablo mu, yoksa yeşil mi?” üzere bir karışıklık yaşanmıyor diyebiliriz. bir daha de askeri işçinin bu üzere konularda hiç bir vakit ezber üzerine hareket etmediğini belirtelim.
Geri sayım üzerine yahut mekanik bir sisteme bağlı olanların haricinde radyo sinyalleriyle faal edilenler de görülür. Bunlar için genelde bir telefonun kullanılması dikkat çeker.
Fakat bombalar her vakit bu biçimde olacak diye bir şey yok.
Testere sinemalarındaki birbirinden garip tuzakları ve bu tuzakları etkisiz hâle getiren birbirinden değişik (ve iğrenç) tahlilleri hatırlarsınız. Bomba düzeneklerinde de bu sinemada olduğu kadar olmasa da yaratıcı olmak mümkün. Ancak bahsetmiş olduğumiz doğu taraflarında olaylar inanılmaz bir süratle geliştiği için kimse oturup karışık devreler kurmaya uğraşmaz. Bu bağlamda sıradan devreler ortalıkta dolaşsa da sayılarının fazlalığı ve amatör biçimde yapılmaları işleri zorlaştırır.
sıradan devrelerde gücü kesmenin birden fazla vakit sıradançe bombayı imha edebileceğini söylemiş olduk. Pekala niye “hangi kablo güç kablosu?” diye düşünmek yerine hepsini kesmiyorlar?
Daha evvel de belirttiğimiz üzere, bomba üretiminde belirli bir standart yoktur. En sıradaninden muhakkak iki kimyasalı karıştırdığınızda da patlayıcı elde edebilirsiniz, birbirinden karışık devreleri patlayıcı oluşturmak üzere bir ortaya getirdiğinizde de.
Daha sıradan biçimde anlatalım. Biraz düşünelim…
Bomba imha uzmanı olarak nazaranv yapıyorsunuz. Karşılaştığınız her patlayıcıda güç kablosunun lacivert olduğunu fark ediyorsunuz ve bir süre -hiç bir emniyet gücü bu biçimde yapmasa da- bunu standart olarak görüyorsunuz.
Patlayıcıları üreten kişi bir gün gereç almak istediğinde görüyor ki renkli kablolardan kalmamış. Bu bağlamda bu imaj sizi karşılıyor:
Peki artık ne yapardınız? Mavi kablo artık ortada yok, zira kablonun renkli olup olmaması önemli değil. Kıymetli olan güç kablosunu bulmak ve ortamda tetikleyiciler var ise bunları etkisiz hâle getirmek. Bu bir telefon olabilir, mekanik olarak düzeneğe bağlı bir tel olabilir, yakınlarda birinin elinde olan bir kumanda da olabilir ve bu olasılıklar bu biçimde devam eder.
esasen bu yüzden hiç bir bomba nazaranvinde ezber üzerine gidilmez. Daha evvel ülkemizde vatandaşların belirli biçimlerde istemeden bomba imha ettiğini gördük ki bunun en garip olanı bombayı tekmeleyen kişiydi. Lakin patlayıcılar buna reaksiyon verecek biçimde de ayarlanabileceği için güldürünün akabinde felaket gelebileceğini unutmamak gerek.
Her kabloyu kesme konusuna bakacak olursak…
Sizinle birlikte epey sayıda kişi de olsa elektrik akımını aynı anda kesmek imkânsız diyebiliriz. Bunun için gereğince süratli olmak gerek ve kimse, bir bomba kelam konusu olduğunda fazlaca sayıda bireyle bu riski almak istemeyecektir. Bu yüzden her patlayıcı misyonunda takımlar aynı titizlikle ve profesyonellikle hareket eder. Buna ek olarak bir kablo haricinde öbürleri tetikleyici olarak ayarlanmış olabilir. Bu sebeple bomba imha sürecine başlamadan evvel bombanın kendisi olabildiğince derinlemesine tahlil edilir.
Eğer çözülemeyecek üzereyse de ortamın güvenliği sağlanır ve bunun akabinde patlayıcı, denetimli bir biçimde aktif edilir.
Sonuç olarak tüm kabloları kesmenin pek de işe yaramayacağını görmüş olduk. Bunun yanında kablo renginin bir şey söz etmediğini, bunun yalnızca bomba imha uzmanı ve konuştuğu misyonlu içindeki irtibat sırasında öne çıktığını gördük. Renkler olmasaydı “sağdaki, soldaki, üçüncü, ortadaki” üzere sayısız seçenek var olurdu. Tahminen de bilhassa dikkat alımlı renklerin kullanılması, sinemalardaki gerilimi öne çıkarıyordur. Sizin bu mevzudaki kanılarınız nedir? Yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
- Kaynaklar: Bomba İmha Uzmanı Lloyd Davies/Insider, RUSI
- Görsel Kaynakları: FearfulFerret