arkamikontrolet
New member
1990’larda internetin gelişmeye başlamasıyla birlikte Telekomünikasyon şirketleri tarafınca hayli sayıda fiber çizgi döşendi. Bu fiber çizgilerin sayısı ise internet yaymak için gerekli olan sayıdan epey daha fazlaydı ve şirketler bu sınırları zelzelelerin, arazi yapılarının hatta balina seslerinin incelenmesi için kiralamaya başladı.
Günümüzde ise araştırmacılar, benzeri bir biçimde Avrupa’nın en etkin yanardağı olan Etna Dağı’nı incelemeye başladı. Biliyorsunuz ki Etna Dağı, pek etkin bir yanardağ ve etrafındaki hayatı büyük ölçüde etkiliyor. Geçtiğimiz aylarda da yanardağın iki sefer üst üste patladığından bahsetmiştik. Pekala, araştırmacılar fiber sınırları kullanarak bu yanardağın faaliyetlerini nasıl inceliyor? Gelin bunun nasıl mümkün olduğuna bir arada bakalım.
Etna’nın hareketleri fiber kablolar aracılığıyla faaliyetlerle ilgili bilgi sahibi olunabilecek
Fiber sınırların, uzun bir müddetdir sarsıntıları incelemek, arazi ölçümleri yapmak ve hatta su altına döşenen fiber kablolar yardımıyla balinaların davetlerini tespit etmek hedefiyle kullanıldığından bahsetmiştik. Fiber kablolar, bir noktadan bir noktaya ışık darbeleri taşıyarak çalışıyor ve bu kablolarda bir kesinti yaşandığında (mesela; zelzelelerde kabloların bozulabilmesi gibi) kablodan geçen ışığın bir kısmı kaynağa geri dönüyor. Araştırmacıların da fiber kabloları kullanımının niçini aslında tam olarak bu zira ufak bir kesinti yahut hareket bile kabloyu etkileyen şeyin ne olduğu ya da ne kadar uzaklıkta olduğuyla ilgili bilgiler verebiliyor.
Örneğin; pandemi müddetinde yaşanan karantinada bu kablolar kullanılarak, caddelerde ve sokaklarda kaç insan olduğu ya da kaç otomobil olduğu üzere bilgiler elde edilebilmişti. Artık de günümüzün en tehlikeli yanardağlarından biri olarak görülen Etna Dağı’nın etkin faaliyetlerinin öncesinden tespit edilebilmesi için emsal bir metot kullanılacak. Araştırmacılar, vakit zaman püskürttüğü lavlarla uçakların düşmesine kadar bir epeyce ziyana yol açan Etna’nın etrafına fiber kablolar döşemeye başladı. DAS ismi verilen bu projeyle döşenen kırmızı ve mavi kablolar, yanardağın rastgele bir faaliyete girmesi durumunda geri dönen ışık dalgaları araştırmacılara faaliyetin uzaklığı ve büyüklüğü üzere konularda bilgiler verebilecek.
Bir insanın ayak sesine kadar her şeyi algılayabilen bu kabloların, neredeyse tüm frekansları algılaması araştırmacıların muhtemel tüm faaliyetler hakkında bilgi sahibi bulunmasına imkan tanıyacak. Etna etrafında yaşayan epey fazla insanın, diken üzerindeki hayatlarının biraz olsun rahatlaması ve evvelki yollardan epey daha başarılı sonuçlar elde edilmesi umut ediliyor.
Günümüzde ise araştırmacılar, benzeri bir biçimde Avrupa’nın en etkin yanardağı olan Etna Dağı’nı incelemeye başladı. Biliyorsunuz ki Etna Dağı, pek etkin bir yanardağ ve etrafındaki hayatı büyük ölçüde etkiliyor. Geçtiğimiz aylarda da yanardağın iki sefer üst üste patladığından bahsetmiştik. Pekala, araştırmacılar fiber sınırları kullanarak bu yanardağın faaliyetlerini nasıl inceliyor? Gelin bunun nasıl mümkün olduğuna bir arada bakalım.
Etna’nın hareketleri fiber kablolar aracılığıyla faaliyetlerle ilgili bilgi sahibi olunabilecek
Fiber sınırların, uzun bir müddetdir sarsıntıları incelemek, arazi ölçümleri yapmak ve hatta su altına döşenen fiber kablolar yardımıyla balinaların davetlerini tespit etmek hedefiyle kullanıldığından bahsetmiştik. Fiber kablolar, bir noktadan bir noktaya ışık darbeleri taşıyarak çalışıyor ve bu kablolarda bir kesinti yaşandığında (mesela; zelzelelerde kabloların bozulabilmesi gibi) kablodan geçen ışığın bir kısmı kaynağa geri dönüyor. Araştırmacıların da fiber kabloları kullanımının niçini aslında tam olarak bu zira ufak bir kesinti yahut hareket bile kabloyu etkileyen şeyin ne olduğu ya da ne kadar uzaklıkta olduğuyla ilgili bilgiler verebiliyor.
Örneğin; pandemi müddetinde yaşanan karantinada bu kablolar kullanılarak, caddelerde ve sokaklarda kaç insan olduğu ya da kaç otomobil olduğu üzere bilgiler elde edilebilmişti. Artık de günümüzün en tehlikeli yanardağlarından biri olarak görülen Etna Dağı’nın etkin faaliyetlerinin öncesinden tespit edilebilmesi için emsal bir metot kullanılacak. Araştırmacılar, vakit zaman püskürttüğü lavlarla uçakların düşmesine kadar bir epeyce ziyana yol açan Etna’nın etrafına fiber kablolar döşemeye başladı. DAS ismi verilen bu projeyle döşenen kırmızı ve mavi kablolar, yanardağın rastgele bir faaliyete girmesi durumunda geri dönen ışık dalgaları araştırmacılara faaliyetin uzaklığı ve büyüklüğü üzere konularda bilgiler verebilecek.
Bir insanın ayak sesine kadar her şeyi algılayabilen bu kabloların, neredeyse tüm frekansları algılaması araştırmacıların muhtemel tüm faaliyetler hakkında bilgi sahibi bulunmasına imkan tanıyacak. Etna etrafında yaşayan epey fazla insanın, diken üzerindeki hayatlarının biraz olsun rahatlaması ve evvelki yollardan epey daha başarılı sonuçlar elde edilmesi umut ediliyor.