arkamikontrolet
New member
Tarihimize baktığımızda başarılarla dolu olduğunu görüyoruz. Nitekim de 3 kıtaya yayılıp devasa bir imparatorluğa dönüşen harika bir tarihimiz var. Osmanlı İmparatorluğu, bu dünya üzerinde karar sürmüş en kuvvetli imparatorluklar içinde yer alıyor. bu biçimdesine çeşitli insan ve bölgenin bulunduğu imparatorluk olağan olarak sayısız kıssa barındırır içerisinde. Bize okullarda tarihimizde yaptığımız savaşlar, muahedeler ve başarısızlıklar gösteriliyor. Pekala tarih yalnızca bundan mı ibaret?
Tarihimizde sevineceğimiz epey fazla an ve öykü bulunsa da bir o kadar da yanlış olan ve üzüleceğimiz kıssa bulunuyor. Bunlardan birisi de III. Murat periyodunda yaşanan maymun katliamı. Osmanlı İmparatorluğu, Yavuz Sultan Selim hükümdarlığında fethettiği Afrika topraklarından bir epeyce başka şey üzere maymunları da İstanbul’a getirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun 12. padişahı III. Murat periyodunda maymunların sayısı bir çok artmış ve bir epeyce yararlı alanda kullanılır olmuştu. Pekala ne oldu da bu maymunlar vahşice katledildi? Haydi gelin yaşanan bu olaylara bakalım.
Maymunlar Osmanlı İmparatorluğu’nda hangi hedeflerle yer alıyorlardı?
Yavuz Sultan Selim’in gerçekleştirdiği Afrika fetihlerinin akabinde Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olan maymunlar, hem epey akıllı olmaları tıpkı vakitte kimi fizikî üstünlükleri istikametinden son derece tanınan olmuşlardır. Çeşitli nitelikleri niçiniyle mesken hayvanı olmalarının yanısıra o devrin en kuvvetlisü olan Osmanlı donanmasında da hayati hedeflerle kullanılan maymunlar, görme yetenekleri yardımıyla Osmanlı gemilerinde gözcülük yapıyorlardı. Kolay eğitim alabiliyor olmaları ve insanlara göre fazlaca daha uzakları görme becelerileri yardımıyla denizlerde seyahat ederken uzaktaki savaş gemilerini görüp Osmanlı askerlerine haber veriyorlardı.
Osmanlı İmparatorluğu’nda bir fazlaca emel için kullanılan maymunlar, III. Murat devrinde zenginleşen halkın da ilgisini çekiyordu. Hatta gayeye bakılırsa eğitilip satılması için maymun satılan dükkanlar ortaya çıkmıştı. Afrika’nın Osmanlı İmparatorluğu’na kattığı bir fazlaca olumlu tesirden biri olan maymunlar, her ne kadar beşerlerle epey âlâ anlaşıyor olsa da olağan olarak birtakım beşerler bu canlılardan rahatsızdı. Tüm bu olayların birer katliama dönüşmesine niye olacak III. Murat’ın imamlığını yapan Manisalı Molla Abdulkerim Efendi de onlardan bir tanesiydi.
Maymunların maksat gösterilmesi ve ortaya çıkan katliam
Sultan Murat’ın imamlığını yapan ve sonrasındasındasında Rumeli kazaskeri olan Manisalı Molla Abdulkerim Efendi, maymunlardan adeta düşmanıymış üzere nefret ediyordu. Maymunların beşerler tarafınca oyun ve cümbüş maksadıyla kullanıldığını ve Müslüman olan halkı yoldan çıkaracağını düşünüyordu. Yaşadığı periyodun en ünlü din erkeklerindan olan Molla Abdulkerim Efendi, Fatih Camii’nde verdiği bir cuma vaazında, maymunların müslümanları yoldan çıkarabileceğini, maymunların fuhuş ve bayanların kendilerini tahrik etmek gayesiyle kullanıldığını söyleyen din adamı, ardına binlerce kişilik ateşli bir kalabalık alarak İstanbul’un her yerinde maymunları yakalayıp ağaçlarda astırdı.
Bu kızgın kalabalık evvel Azapkapı ve Galata’daki maymun satıcılarını bastı. Din adamından fazlaca da beklenmeyecek bir nefretle maymunları öldürtüp ağaçlarda sallandırtan, hatta iri yapılı maymunlar için özel idam sehpaları bile hazırlatan Molla Abdulkerim Efendi, bu olayın akabinde halk içinde “Maymunkeş imam” lakabıyla anılmaya başladı. Yüzlerce zavallı maymunun iplerini kendi elleriyle çeken Molla Abdulkerim’in bu nefreti yüzünden İstanbul’da adeta maymun kalmıyor. Kimi değerli kaynaklara nazaran o gün için “İstanbul’da neredeyse kollarında maymun asılmayan ağaç kalmamıştır” deniliyor.
Bu olay hiç yaşanmasaydı, tahminen de şu anda kedi ve köpek üzere sempatik dostlarımızın yanında maymunları da evcil hayvan olarak sahiplenebilecektik. Kendilerinde öldürmeyi hak olarak bakılırsan beşerler her ne olursa olsun her vakit dünyada bulunuyor. Artık de bu olayları kedilere, köpeklere ve başka hayvanlara yapıyorlar. Dünyada tek yaşamadığımızı unutmamalı ve hayvan dostlarımızı her noktada muhafazaya çalışmalıyız.
Kaynak: 1, 2, 3
Tarihimizde sevineceğimiz epey fazla an ve öykü bulunsa da bir o kadar da yanlış olan ve üzüleceğimiz kıssa bulunuyor. Bunlardan birisi de III. Murat periyodunda yaşanan maymun katliamı. Osmanlı İmparatorluğu, Yavuz Sultan Selim hükümdarlığında fethettiği Afrika topraklarından bir epeyce başka şey üzere maymunları da İstanbul’a getirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun 12. padişahı III. Murat periyodunda maymunların sayısı bir çok artmış ve bir epeyce yararlı alanda kullanılır olmuştu. Pekala ne oldu da bu maymunlar vahşice katledildi? Haydi gelin yaşanan bu olaylara bakalım.
Maymunlar Osmanlı İmparatorluğu’nda hangi hedeflerle yer alıyorlardı?
Yavuz Sultan Selim’in gerçekleştirdiği Afrika fetihlerinin akabinde Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olan maymunlar, hem epey akıllı olmaları tıpkı vakitte kimi fizikî üstünlükleri istikametinden son derece tanınan olmuşlardır. Çeşitli nitelikleri niçiniyle mesken hayvanı olmalarının yanısıra o devrin en kuvvetlisü olan Osmanlı donanmasında da hayati hedeflerle kullanılan maymunlar, görme yetenekleri yardımıyla Osmanlı gemilerinde gözcülük yapıyorlardı. Kolay eğitim alabiliyor olmaları ve insanlara göre fazlaca daha uzakları görme becelerileri yardımıyla denizlerde seyahat ederken uzaktaki savaş gemilerini görüp Osmanlı askerlerine haber veriyorlardı.
Osmanlı İmparatorluğu’nda bir fazlaca emel için kullanılan maymunlar, III. Murat devrinde zenginleşen halkın da ilgisini çekiyordu. Hatta gayeye bakılırsa eğitilip satılması için maymun satılan dükkanlar ortaya çıkmıştı. Afrika’nın Osmanlı İmparatorluğu’na kattığı bir fazlaca olumlu tesirden biri olan maymunlar, her ne kadar beşerlerle epey âlâ anlaşıyor olsa da olağan olarak birtakım beşerler bu canlılardan rahatsızdı. Tüm bu olayların birer katliama dönüşmesine niye olacak III. Murat’ın imamlığını yapan Manisalı Molla Abdulkerim Efendi de onlardan bir tanesiydi.
Maymunların maksat gösterilmesi ve ortaya çıkan katliam
Sultan Murat’ın imamlığını yapan ve sonrasındasındasında Rumeli kazaskeri olan Manisalı Molla Abdulkerim Efendi, maymunlardan adeta düşmanıymış üzere nefret ediyordu. Maymunların beşerler tarafınca oyun ve cümbüş maksadıyla kullanıldığını ve Müslüman olan halkı yoldan çıkaracağını düşünüyordu. Yaşadığı periyodun en ünlü din erkeklerindan olan Molla Abdulkerim Efendi, Fatih Camii’nde verdiği bir cuma vaazında, maymunların müslümanları yoldan çıkarabileceğini, maymunların fuhuş ve bayanların kendilerini tahrik etmek gayesiyle kullanıldığını söyleyen din adamı, ardına binlerce kişilik ateşli bir kalabalık alarak İstanbul’un her yerinde maymunları yakalayıp ağaçlarda astırdı.
Bu kızgın kalabalık evvel Azapkapı ve Galata’daki maymun satıcılarını bastı. Din adamından fazlaca da beklenmeyecek bir nefretle maymunları öldürtüp ağaçlarda sallandırtan, hatta iri yapılı maymunlar için özel idam sehpaları bile hazırlatan Molla Abdulkerim Efendi, bu olayın akabinde halk içinde “Maymunkeş imam” lakabıyla anılmaya başladı. Yüzlerce zavallı maymunun iplerini kendi elleriyle çeken Molla Abdulkerim’in bu nefreti yüzünden İstanbul’da adeta maymun kalmıyor. Kimi değerli kaynaklara nazaran o gün için “İstanbul’da neredeyse kollarında maymun asılmayan ağaç kalmamıştır” deniliyor.
Bu olay hiç yaşanmasaydı, tahminen de şu anda kedi ve köpek üzere sempatik dostlarımızın yanında maymunları da evcil hayvan olarak sahiplenebilecektik. Kendilerinde öldürmeyi hak olarak bakılırsan beşerler her ne olursa olsun her vakit dünyada bulunuyor. Artık de bu olayları kedilere, köpeklere ve başka hayvanlara yapıyorlar. Dünyada tek yaşamadığımızı unutmamalı ve hayvan dostlarımızı her noktada muhafazaya çalışmalıyız.
Kaynak: 1, 2, 3