arkamikontrolet
New member
Sabaha karşı 04.17’de Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7’lik sarsıntı, artçılar ve akabinde saat 13.24’te meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki deprem daha sonrası tarihimizin en büyük acılarından birini yaşıyoruz. ‘Deprem fırtınası’ sözü ise art geriye gelen zelzeleler daha sonrası sosyal medyada ve bir fazlaca haber kaynağında karşımıza çıkmaya başladı.
Yaşanan bu durumun bir ‘deprem fırtınası’ olup olmadığına yönelik bilgilere geçmedilk evvel bu tabirin ne manaya geldiğini ve ülkemizdeki tesirlerini bilmemiz gerekiyor.
Deprem fırtınası tam olarak nedir?
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırma Enstitüsü tarafınca, sarsıntı fırtınasını şu biçimde tanımlanıyor;
”Deprem fırtınaları ufak bir bölgede, çoklukla birkaç gün ile birkaç hafta içindeki bir süre ortasında meydana gelen epey sayıdaki sarsıntıdan oluşur. Bir fırtına oluşturan sarsıntı kümesinde hiç bir zelzele, büyüklük bakımından diğerlerine bakılırsa belirgin olarak ön plana çıkmaz. Deprem fırtınalarının bir ana zelzele ile bir ilişkisi de yoktur. Sarsıntı fırtınalarının sıklıkla küçük ve orta büyüklüklerdeki zelzelelerin meydana geldiği derinliklerde, kayaların ortasındaki kırık, çatlak üzere gözeneklerde yer alan akışkanların çevrelerine uyguladıkları basıncın artması kararı meydana geldikleri gözlenmektedir.”
Açıklamadan da anlaılşacağı üzere zelzele fırtınası yapısı prestijiyle artçı ve öncü sarsıntılardan farklı. Tıpkı kaynakta sarsıntı fırtınalarının rastgele büyük bir zelzelenin öncüsü olarak kabul edilmemesi gerektiği de vurgulanıyor.
Bugün prestijiyle yaşanan sarsıntılar bir ‘deprem fırtınası’ mı?
Türkiye, jeolojik yapısı prestijiyle deprem fırtınalarının yaşandığı bir ülke. Hatta ocak ayının başlarında Prof. Dr. Naci Görür, Edremit ve Kuşadası Körfezlerinde sarsıntı fırtınası yaşandığı bilgisini paylaşmıştı.
Ancak bugün yaşadığımız sarsıntı felaketlerinin ‘deprem fırtınası’ olduğuna dair resmi bir açıklama ya da bir eksper tabiri yok. Ayrıyeten bir daha Kandilli Rasathanesi’nin bilgilendirme metnine bakılırsa bir sarsıntı ağırlaşmasının öncü-artçı sarsıntılar mi yoksa zelzele fırtınası mı olduğunu belirlemek pek güç.
Vurgulanan nokta ise artçı-öncü sarsıntılar ile sarsıntı fırtınalarının birbirinden büsbütün farklı olduğu bilgisi. Üstte tarifte da yer aldığı üzere sarsıntı fırtınaları ana bir zelzele ile bağlı değiller. Lakin artçı ve öncü zelzelelerin ise belirli bir fay sınırında gerçekleşen ana bir sarsıntı ile bağı var.
Şu an için Kahramanmaraş bölgesinde gelen sarsıntılar resmi kurumlar tarafınca ‘artçı deprem’ olarak kıymetlendirilerek bilgilendirme yapılıyor.
Yaşanan bu durumun bir ‘deprem fırtınası’ olup olmadığına yönelik bilgilere geçmedilk evvel bu tabirin ne manaya geldiğini ve ülkemizdeki tesirlerini bilmemiz gerekiyor.
Deprem fırtınası tam olarak nedir?
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırma Enstitüsü tarafınca, sarsıntı fırtınasını şu biçimde tanımlanıyor;
”Deprem fırtınaları ufak bir bölgede, çoklukla birkaç gün ile birkaç hafta içindeki bir süre ortasında meydana gelen epey sayıdaki sarsıntıdan oluşur. Bir fırtına oluşturan sarsıntı kümesinde hiç bir zelzele, büyüklük bakımından diğerlerine bakılırsa belirgin olarak ön plana çıkmaz. Deprem fırtınalarının bir ana zelzele ile bir ilişkisi de yoktur. Sarsıntı fırtınalarının sıklıkla küçük ve orta büyüklüklerdeki zelzelelerin meydana geldiği derinliklerde, kayaların ortasındaki kırık, çatlak üzere gözeneklerde yer alan akışkanların çevrelerine uyguladıkları basıncın artması kararı meydana geldikleri gözlenmektedir.”
Açıklamadan da anlaılşacağı üzere zelzele fırtınası yapısı prestijiyle artçı ve öncü sarsıntılardan farklı. Tıpkı kaynakta sarsıntı fırtınalarının rastgele büyük bir zelzelenin öncüsü olarak kabul edilmemesi gerektiği de vurgulanıyor.
Bugün prestijiyle yaşanan sarsıntılar bir ‘deprem fırtınası’ mı?
Türkiye, jeolojik yapısı prestijiyle deprem fırtınalarının yaşandığı bir ülke. Hatta ocak ayının başlarında Prof. Dr. Naci Görür, Edremit ve Kuşadası Körfezlerinde sarsıntı fırtınası yaşandığı bilgisini paylaşmıştı.
Ancak bugün yaşadığımız sarsıntı felaketlerinin ‘deprem fırtınası’ olduğuna dair resmi bir açıklama ya da bir eksper tabiri yok. Ayrıyeten bir daha Kandilli Rasathanesi’nin bilgilendirme metnine bakılırsa bir sarsıntı ağırlaşmasının öncü-artçı sarsıntılar mi yoksa zelzele fırtınası mı olduğunu belirlemek pek güç.
Vurgulanan nokta ise artçı-öncü sarsıntılar ile sarsıntı fırtınalarının birbirinden büsbütün farklı olduğu bilgisi. Üstte tarifte da yer aldığı üzere sarsıntı fırtınaları ana bir zelzele ile bağlı değiller. Lakin artçı ve öncü zelzelelerin ise belirli bir fay sınırında gerçekleşen ana bir sarsıntı ile bağı var.
Şu an için Kahramanmaraş bölgesinde gelen sarsıntılar resmi kurumlar tarafınca ‘artçı deprem’ olarak kıymetlendirilerek bilgilendirme yapılıyor.