arkamikontrolet
New member
Bedenimizde bir epey hayati organ var. Kalp, akciğer, böbrek, mide derken sayısız hayati iç organlarımız var. Lakin tüm bunlara ek olarak tahminen de bizi biz yapan fazlaca özel bir organımız daha var. Evet dostlar, beyinden bahsediyoruz. Ak hususu, gri hususu üzere hala öğrenmeye devam ettiğimiz kısımları bulunan, insan bedenindeki gücün büyük kısmını direkt tüketen beynimizle ilgili son derece değişik bilgiler var.
Bugün sizlere insan beyniyle ilgili bizleri şaşırtacak bilgiler sunacağız. Bedenimizin yöneticisi olan bu jölemsi organ, bugün insanlığın bu kadar ilerleyebilmesinin sağlayan en değerli organ olarak kabul edilebilir. Gerçekleştirdiğimiz tüm buluşlar, tartıştığımız tüm hususlar, kullandığımız tüm refleksler bu jölemsi organ tarafınca denetim ediliyor. Haydi gelin, insan beyniyle alakalı şaşırtan bilgilere bir göz atalım.
İnsan Beyniyle İlgili Enteresan Bilgiler
Beyin, renkleri duyup sözleri koklamanıza imkan tanıyabilir.
Derin nefes almak daha net bir biçimde düşünmenizi sağlar.
Aşık olmak beyni memnun eder.
Beyniniz ürettiği güçle ampul çalıştırabilir.
Yetişkin bir insan beyni ortalama 1,5 kg ağırlığındadır.
İnsan beyninin kapasitesi sınırsız kabul edilir.
İnsan beyninin yüzde 75’i sudan oluşur.
1 insan beyninde ortalama 86 milyar nöron bulunuyor.
Nöronlar içindeki bilgi akışı yaklaşık saatte 400 kilometredir.
Beyin, kendisine gönderilen ağrı sinyallerini bedenin öbür bölgelerine aktarır, lakin kendisi acı hissetmez.
İnsan beyni, bedendeki oksijen ve kanın yüzde 20’sini kullanır.
Beyin, renkleri duyup sözleri koklamanıza imkan tanıyabilir.
Birleşik duyu olarak tanımlandırabileceğimiz sinezteziye sahip beşerler iki duyuyu birebir anda hissedebilir. Yani renkleri görürken bununla birlikte duyabilir, sözleri koklayabilirsiniz. Son derece ender bir durum olsa da birtakım insanların beyni duyuları bir ortada kullanabilir.
Derin nefes almak daha net bir biçimde düşünmenizi sağlar.
Beynimiz, bedenimizdeki en kıymetli organların başında geliyor. Bu kadar değerli bir organın gereksinim duyduğu oksijen ve kan da bir çok fazla. Derin nefes almak, beynimize daha fazla oksijen ve pak kan gönderecek, bu sayede daha uygun bir biçimde düşünmemize yardımcı olacaktır.
Aşık olmak beyni keyifli eder.
Kulağa epeyce bilimsel gelmeyebilir, fakat aşık olmak beynimize de olumlu olarak yansır. Keyifli bir biçimde yaşanılan aşklar, insanlarda zevk hissini uyandıran dopamin hormonu salgılar. Dopamin hormonu da sizi ve beyninizi memnun edecek epey kilit bir hormondur.
Beyniniz ürettiği güçle ampul çalıştırabilir.
Beynimiz, güç gereksinimini oksijen ve besinler yoluyla alır. Bunun elektriksel karşılığının pek olmadığını biliyoruz, fakat hiç olmadığı manasına gelmiyor. Beynimizdeki nöronlar, küçük bir ampulü çalıştırmaya yetecek kadar elektrik üretebilir.
Yetişkin bir insan beyni ortalama 1,5 kg ağırlığındadır.
Ayrıyeten adamların beyni bayanların beynine bakılırsa bir ölçü daha büyüktür, lakin beynin büyüklüğü “daha zeki” olduğu manasına gelmez. Ayrıyeten ortalama bir beyin yaklaşık 15 santimetre uzunluğundayken bir insan bebeğinin beyni ise 350 ila 400 gramlık yüke sahiptir.
İnsan beyninin kapasitesi sınırsız kabul edilir.
Bu ifadeyi okuduğunuzda benim üzere sizler de abartılı olduğunu düşündünüz, fakat yapılan araştırmalar insan beyninin sınırsız ölçüde bilgiyi depolayabileceğini gösteriyor. İnsan beynindeki nöronlar, vakit geçtikçe birleşerek yeni bilgiler öğrenmek için gerekli alan açabilir. Bu durumun istisnası alzheimer hastalığıdır. Alzheimer hastalığına sahip insanların beyin nöronları hasar görüp çalışmayı durdurduğu için ek kapasite açmak yerine var olan kapasiteleri ortadan kaldırır.
İnsan beyninin yüzde 75’i sudan oluşur.
Bedenimizin üçte birinin sudan oluştuğunu hepimiz biliyoruz. Pekala ya beynimiz? Jöle kıvamında bir yapıya sahip olan beynimiz de büyük ölçüde sudan oluşur. Ayrıyeten bedenimizdeki öbür organlara bakılırsa epeyce daha fazla yağ oranına sahiptir. İşin özüne baktığımızda beynimizin yağ, su ve öteki birkaç gereçten oluştuğunu söyleyebiliriz.
1 insan beyninde ortalama 86 milyar nöron bulunuyor.
Bir insan beyninde fazlaca sayıda nöron olduğunu herkes biliyor. Beyin ve bedenin her yerine bilgi transferi yapan hudut sisteminin ana hususu olan nöronlar, hareketlerimizden fikirlerimize kadar her alanda kilit rol oynuyor.
Nöronlar içindeki bilgi akışı yaklaşık saatte 400 kilometredir.
Nöronlar, bedenimiz ve beynimiz içindeki bilgi akışından sorumludur. Örneğin kolumuzu kaldırmak istediğimizde beynimizden kolumuzdaki kaslara bir sinyal masraf ve hareket gerçekleşir. İşte o sinyal, nöronlar aracılığı ile gönderiliyor. Bizlerin bu sinyal geçişlerini fark edemememizin ana sebebi ise nöronların mükemmel hızlarıdır. Bir nöron beyinden kola uzanan kısa arayı saliseler içerisinde geçebilir.
Beyin, kendisine gönderilen ağrı sinyallerini bedenin öteki bölgelerine aktarır, lakin kendisi acı hissetmez.
Evet, bedenimizin denetimcisi beynimizdir. Örneğin elimizi kestiğimizde hissettiğimiz acı, beyin tarafınca hissettirilir, fakat beynin kendisinde acı hissetmenizi sağlayacak ağrı sinyalleri yoktur.
İnsan beyni, bedendeki oksijen ve kanın yüzde 20’sini kullanır.
Ayrıyeten, ne kadar epey düşünürseniz beyniniz de daha fazla yakıta gereksinim duyacaktır. Bu oran genelde bedeninizdeki oksijen ve kanın yüzde 50’sine kadar çıkabilir. Yani sizi niyetlerle boğuşturan bir masabaşı işiniz var ise, günün sonunda güya taş taşımışçasına yorulmanızın niçini beyninizin muhtaçlık duyduğu güç ölçüsü diyebiliriz.
Ayrıyeten bu içeriklerimize de göz atabilirsiniz
Kaynak: 1, 2, 3, 4, 5
Bugün sizlere insan beyniyle ilgili bizleri şaşırtacak bilgiler sunacağız. Bedenimizin yöneticisi olan bu jölemsi organ, bugün insanlığın bu kadar ilerleyebilmesinin sağlayan en değerli organ olarak kabul edilebilir. Gerçekleştirdiğimiz tüm buluşlar, tartıştığımız tüm hususlar, kullandığımız tüm refleksler bu jölemsi organ tarafınca denetim ediliyor. Haydi gelin, insan beyniyle alakalı şaşırtan bilgilere bir göz atalım.
İnsan Beyniyle İlgili Enteresan Bilgiler
Beyin, renkleri duyup sözleri koklamanıza imkan tanıyabilir.
Derin nefes almak daha net bir biçimde düşünmenizi sağlar.
Aşık olmak beyni memnun eder.
Beyniniz ürettiği güçle ampul çalıştırabilir.
Yetişkin bir insan beyni ortalama 1,5 kg ağırlığındadır.
İnsan beyninin kapasitesi sınırsız kabul edilir.
İnsan beyninin yüzde 75’i sudan oluşur.
1 insan beyninde ortalama 86 milyar nöron bulunuyor.
Nöronlar içindeki bilgi akışı yaklaşık saatte 400 kilometredir.
Beyin, kendisine gönderilen ağrı sinyallerini bedenin öbür bölgelerine aktarır, lakin kendisi acı hissetmez.
İnsan beyni, bedendeki oksijen ve kanın yüzde 20’sini kullanır.
Beyin, renkleri duyup sözleri koklamanıza imkan tanıyabilir.
Birleşik duyu olarak tanımlandırabileceğimiz sinezteziye sahip beşerler iki duyuyu birebir anda hissedebilir. Yani renkleri görürken bununla birlikte duyabilir, sözleri koklayabilirsiniz. Son derece ender bir durum olsa da birtakım insanların beyni duyuları bir ortada kullanabilir.
Derin nefes almak daha net bir biçimde düşünmenizi sağlar.
Beynimiz, bedenimizdeki en kıymetli organların başında geliyor. Bu kadar değerli bir organın gereksinim duyduğu oksijen ve kan da bir çok fazla. Derin nefes almak, beynimize daha fazla oksijen ve pak kan gönderecek, bu sayede daha uygun bir biçimde düşünmemize yardımcı olacaktır.
Aşık olmak beyni keyifli eder.
Kulağa epeyce bilimsel gelmeyebilir, fakat aşık olmak beynimize de olumlu olarak yansır. Keyifli bir biçimde yaşanılan aşklar, insanlarda zevk hissini uyandıran dopamin hormonu salgılar. Dopamin hormonu da sizi ve beyninizi memnun edecek epey kilit bir hormondur.
Beyniniz ürettiği güçle ampul çalıştırabilir.
Beynimiz, güç gereksinimini oksijen ve besinler yoluyla alır. Bunun elektriksel karşılığının pek olmadığını biliyoruz, fakat hiç olmadığı manasına gelmiyor. Beynimizdeki nöronlar, küçük bir ampulü çalıştırmaya yetecek kadar elektrik üretebilir.
Yetişkin bir insan beyni ortalama 1,5 kg ağırlığındadır.
Ayrıyeten adamların beyni bayanların beynine bakılırsa bir ölçü daha büyüktür, lakin beynin büyüklüğü “daha zeki” olduğu manasına gelmez. Ayrıyeten ortalama bir beyin yaklaşık 15 santimetre uzunluğundayken bir insan bebeğinin beyni ise 350 ila 400 gramlık yüke sahiptir.
İnsan beyninin kapasitesi sınırsız kabul edilir.
Bu ifadeyi okuduğunuzda benim üzere sizler de abartılı olduğunu düşündünüz, fakat yapılan araştırmalar insan beyninin sınırsız ölçüde bilgiyi depolayabileceğini gösteriyor. İnsan beynindeki nöronlar, vakit geçtikçe birleşerek yeni bilgiler öğrenmek için gerekli alan açabilir. Bu durumun istisnası alzheimer hastalığıdır. Alzheimer hastalığına sahip insanların beyin nöronları hasar görüp çalışmayı durdurduğu için ek kapasite açmak yerine var olan kapasiteleri ortadan kaldırır.
İnsan beyninin yüzde 75’i sudan oluşur.
Bedenimizin üçte birinin sudan oluştuğunu hepimiz biliyoruz. Pekala ya beynimiz? Jöle kıvamında bir yapıya sahip olan beynimiz de büyük ölçüde sudan oluşur. Ayrıyeten bedenimizdeki öbür organlara bakılırsa epeyce daha fazla yağ oranına sahiptir. İşin özüne baktığımızda beynimizin yağ, su ve öteki birkaç gereçten oluştuğunu söyleyebiliriz.
1 insan beyninde ortalama 86 milyar nöron bulunuyor.
Bir insan beyninde fazlaca sayıda nöron olduğunu herkes biliyor. Beyin ve bedenin her yerine bilgi transferi yapan hudut sisteminin ana hususu olan nöronlar, hareketlerimizden fikirlerimize kadar her alanda kilit rol oynuyor.
Nöronlar içindeki bilgi akışı yaklaşık saatte 400 kilometredir.
Nöronlar, bedenimiz ve beynimiz içindeki bilgi akışından sorumludur. Örneğin kolumuzu kaldırmak istediğimizde beynimizden kolumuzdaki kaslara bir sinyal masraf ve hareket gerçekleşir. İşte o sinyal, nöronlar aracılığı ile gönderiliyor. Bizlerin bu sinyal geçişlerini fark edemememizin ana sebebi ise nöronların mükemmel hızlarıdır. Bir nöron beyinden kola uzanan kısa arayı saliseler içerisinde geçebilir.
Beyin, kendisine gönderilen ağrı sinyallerini bedenin öteki bölgelerine aktarır, lakin kendisi acı hissetmez.
Evet, bedenimizin denetimcisi beynimizdir. Örneğin elimizi kestiğimizde hissettiğimiz acı, beyin tarafınca hissettirilir, fakat beynin kendisinde acı hissetmenizi sağlayacak ağrı sinyalleri yoktur.
İnsan beyni, bedendeki oksijen ve kanın yüzde 20’sini kullanır.
Ayrıyeten, ne kadar epey düşünürseniz beyniniz de daha fazla yakıta gereksinim duyacaktır. Bu oran genelde bedeninizdeki oksijen ve kanın yüzde 50’sine kadar çıkabilir. Yani sizi niyetlerle boğuşturan bir masabaşı işiniz var ise, günün sonunda güya taş taşımışçasına yorulmanızın niçini beyninizin muhtaçlık duyduğu güç ölçüsü diyebiliriz.
Ayrıyeten bu içeriklerimize de göz atabilirsiniz
Kaynak: 1, 2, 3, 4, 5