arkamikontrolet
New member
İnternet kullanmasının artmasıyla günden güne popülerlik kazanan sosyal medya platformları, artık biroldukca insanın vazgeçilmezi hâline gelmiş durumda. O denli ki birçoğumuz artık boş vakit içinderımızın değerli bir kısmını bu üslup çevrim içi mecralarda geçiriyoruz. Doğal ki bu durum birtakım aksiliklerin ortaya çıkmasına da niye olabiliyor.
Birleşik Krallık’ta bulunan De Montfort Üniversitesi’nde yürütülen bir araştırma, toplumsal medyanın çocuklar üstündeki korkutucu tesirini gösterdi. Araştırmacılar, çalışmada 12 yaşın altındaki çocukların günlük toplumsal medya kullanması ve bunun uyku mühletlerine tesiri üzere durumları inceledi.
Çocuklar, toplumsal medya niçiniyle haftada bir günlük uykudan yoksun kalıyor
Araştırmaya katılan 60 çocuğun neredeyse %70’i, günde en az dört yahut beş saatlerini toplumsal medyada geçirdiklerini aktardı. Bunlardan üçte ikisi de uykudan evvel iki saat boyunca toplumsal medyayı kullandıklarını belirtti. Ayrıyeten çocukların %12,5’inin geceleri bildirimlerini denetim etmek için uykularından uyandığı çalışmada tespit edildi.
Bu sonuçlar, çok toplumsal medya kullanmasının 12 yaşın altındaki çocukların haftada bir gecelik uykuya eşit uyku kaybetmesine niye olabileceğini ortaya koydu. Yani çocuklar, bu usul platformlar niçiniyle gelişimleri için büyük kıymet taşıyan uykudan yoksun kalıyor. Araştırmanın başındaki isim John Shaw da bu yaşlarındaki çocukların olağanda 9 ila 11 saat uyuması gerektiğini; lakin çalışmadakilerin 8,7 saat uyuduğunu belirterek ortadaki farka dikkat çekiyor.
Shaw, toplumsal medyanın çocuklar üstündeki tesiri ile alakalı şunları da kelamlarına ekledi: “Sosyal medya yüzünden ortaya çıkan ‘geri kalma’ korkusu, çocukların uykularını direkt etkiliyor. Çocuklar; arkadaşlarının ne yaptığını bilmek, bir şey yaşandığında çevrim içi olmak istiyorlar.”
Ek olarak araştırma, hangi platformların çocuklar içinde öne çıktığını da ortaya koydu. İştirakçilerin %90’ı TikTok kullandığını, %84’ü Snapchat’i, yarısından biraz fazlası ise Instagram’ı kullandığını belirtti. Bu bilgilerin ülkeden ülkeye değişiklik gösterebileceğini de eklemek gerek.
Çalışma her ne kadar Birleşik Krallık özelinde olsa da bir nevi dünyadaki birçok çocuğun durumunu özetliyor. Bu da ebeveynlerin, yetkililerin ve platformların, çocuklar için ziyan teşkil eden çok toplumsal medya kullanmasının önüne geçmek için gerekli tedbirleri alması gerektiğini gösteriyor.
Birleşik Krallık’ta bulunan De Montfort Üniversitesi’nde yürütülen bir araştırma, toplumsal medyanın çocuklar üstündeki korkutucu tesirini gösterdi. Araştırmacılar, çalışmada 12 yaşın altındaki çocukların günlük toplumsal medya kullanması ve bunun uyku mühletlerine tesiri üzere durumları inceledi.
Çocuklar, toplumsal medya niçiniyle haftada bir günlük uykudan yoksun kalıyor
Araştırmaya katılan 60 çocuğun neredeyse %70’i, günde en az dört yahut beş saatlerini toplumsal medyada geçirdiklerini aktardı. Bunlardan üçte ikisi de uykudan evvel iki saat boyunca toplumsal medyayı kullandıklarını belirtti. Ayrıyeten çocukların %12,5’inin geceleri bildirimlerini denetim etmek için uykularından uyandığı çalışmada tespit edildi.
Bu sonuçlar, çok toplumsal medya kullanmasının 12 yaşın altındaki çocukların haftada bir gecelik uykuya eşit uyku kaybetmesine niye olabileceğini ortaya koydu. Yani çocuklar, bu usul platformlar niçiniyle gelişimleri için büyük kıymet taşıyan uykudan yoksun kalıyor. Araştırmanın başındaki isim John Shaw da bu yaşlarındaki çocukların olağanda 9 ila 11 saat uyuması gerektiğini; lakin çalışmadakilerin 8,7 saat uyuduğunu belirterek ortadaki farka dikkat çekiyor.
Shaw, toplumsal medyanın çocuklar üstündeki tesiri ile alakalı şunları da kelamlarına ekledi: “Sosyal medya yüzünden ortaya çıkan ‘geri kalma’ korkusu, çocukların uykularını direkt etkiliyor. Çocuklar; arkadaşlarının ne yaptığını bilmek, bir şey yaşandığında çevrim içi olmak istiyorlar.”
Ek olarak araştırma, hangi platformların çocuklar içinde öne çıktığını da ortaya koydu. İştirakçilerin %90’ı TikTok kullandığını, %84’ü Snapchat’i, yarısından biraz fazlası ise Instagram’ı kullandığını belirtti. Bu bilgilerin ülkeden ülkeye değişiklik gösterebileceğini de eklemek gerek.
Çalışma her ne kadar Birleşik Krallık özelinde olsa da bir nevi dünyadaki birçok çocuğun durumunu özetliyor. Bu da ebeveynlerin, yetkililerin ve platformların, çocuklar için ziyan teşkil eden çok toplumsal medya kullanmasının önüne geçmek için gerekli tedbirleri alması gerektiğini gösteriyor.